(ZİLZÂL suresi (1-3). ayet)
اِذَا زُلْزِلَتِ الْاَرْضُ زِلْزَالَهَا وَاَخْرَجَتِ الْاَرْضُ اَثْقَالَهَا
وَقَالَ الْاِنْسَانُ مَا لَه
(1-3) Yeryüzü kendine has bir sarsıntıya uğratıldığı, içindekileri dışarıya çıkarıp attığı ve insan, “Ona ne oluyor?” dediği zaman,
(ZİLZÂL suresi 4. ayet)
يَوْمَئِذٍ تُحَدِّثُ اَخْبَارَهَا
İşte o gün, yer, kendi haberlerini anlatır.
(ZİLZÂL suresi 5. ayet)
بِاَنَّ رَبَّكَ اَوْحٰى لَهَا
Çünkü Rabbin ona (öyle) vahyetmiştir.
(ZİLZÂL suresi 6. ayet)
يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ اَشْتَاتًا لِيُرَوْا اَعْمَالَهُمْ
O gün insanlar amellerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük kabirlerinden çıkacaklardır.
(ZİLZÂL suresi 7. ayet)
فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ
Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse, onun mükâfatını görecektir
(ZİLZÂL suresi 8. ayet)
وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ
Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse, onun cezasını görecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder